Benim Tatlı Yalanım bölüm yazısına ilk öpücük için özel bir paragraf açarak başlamak lazım. Fragmanda ‘O laa laa’ dediğim kısacık kesit, ön izleme de -tüm fandom’ın gözlerinden kalpler çıkartırken, hiç hoşuma gitmeyeceğini bildiğim saniyelere dönüştü.
Hayaller hayatlar. Ama olsun, adım adım… Yine de hayallerimizdeki gibi bir itiraf, iç ses bile olsa bir süre daha izleyemeyecek gibiyiz. Baksanıza bir ‘mektup’ konusu var ki, arapsaçı oldu. Nejat’a verilmek üzere maceradan maceraya koşup sürekli el değiştiren mektubun ‘o’ mektup olduğuna da inanmıştım ben… Ne yani Suna yanlış mektubu mu almış yanına sarhoş kafa ile?
Bölüm yazısını bulutların üzerinde yazmak kısmet oldu. Bu nedenle Suna’nın Nejat “bu oyunu süresiz uzatalım” teklifini yaptığı andaki duygularını birebir yaşıyorum. Düşünsenize süresini kendi belirleyeceği zaman diliminde sevdiği adamla birlikte… Ama
Bölümü Suna’nın duygularının farkına varması ile bitirmiştik. Peki ya Nejat? “Aç kapıyı gir içeri gönlüm bekliyor seni…” Bu sözleri gözlerinin içine baka söylüyor Suna ve Nejat hiçbirşey anlamıyor yani öyle mi? Peki, yazım ekibi öyle uygun gördü ise…
Nejat’ı kınayan, kınamanın yanı sıra “Bunu kızına o yalanları söylemeden önce düşünecektin! Benim babam bana böyle bir yalan söylemiş olsaydı ondan nefret ederdim!” gibi büyük büyük laflar eden Suna’nın bu ‘sahte anne’ oyununa doğrularından vazgeçmemek üzere ilk başta ‘hayır’ demesini sevdim. Her ne kadar sonunun aşk dolu mutlu biteceğini bilsek de ^^ Küçük bir kız çocuğunun duygularını zedelemek neticede… Geçici olarak onu mutlu etmek, üzüntüyü geciktirmekten başka bir şey değil. Taa, en başında dürüst olacaktınız Nejat Bey!
Nejat fan club kuruldu mu? Yazın beni ilk sıraya ^^
Hoş geldin ekranlara ‘Benim Tatlı Yalanım’. Henüz başlamadan bu yaz devamlı izleyeceğim dizi olarak seni seçmiş ve yazın en minnoş dizisi demiştim, bu hafta izlediğim üç taneyi bir sepete koyup değerlendirdiğimde de kesinlikle doğru bir tespit olduğunu düşünüyorum. Öyle minnoş ki, ilk bölümü yüzümde bir gülümseme ile izledim…
Sezon dizileri birer birer final / sezon finali hazırlıklarını yaparken bayram ertesi başlayacak yaz dizilerinin de tanıtımları dönmeye başladı.
Bu yaz yine sadece bir dizi izlemeye kararlı olarak ‘oo piti piti’ yapmaktansa hikaye, oyuncular detayında inceleme yaptım. Tabii ki ilk bölümler mutlaka izlenecek karar değiştirme hakkım kalmak kaydı ile seçimimi Benim Tatlı Yalanım’dan yana kullanacağım. Ya siz hangi diziyi merakla bekliyorsunuz?
“Aşk” diyorum… “Yanaş” diyorum… Kime diyorum? Tabii ki sana diyorum Lale, kime diyeceğim? Okuyucular arasında hekim olan biri varsa lütfen yanıt versin; “Hamilelik hormonu gönül gözüne perde indiriyor olabilir mi?”
İlk olarak 9. Bölümdeki restoran sahnesinde Lale’nin “Biz birbirimizi sevmiyoruz, bu bebek AŞK bebeği olmayacak” serzenişi, ardından 10. Bölümdeki ilk tanışma sahnesini sil baştan kurgulamaları üzerine aklımda deli sorular. Size
Tüm hikaye No:309’da başladı. İşte bu nedenle 309 no’lu odanın dili olsa da konuşsa diyor akıllı telefonumuzdaki 3 maymun emojisini hayal ediyoruz… Burada kocaman bir ‘es’ veriyor, Lale ile Onur’un