İzledim

DasDas’ta Joseph K. Rüzgârı

Blogun ilk tiyatro yazısı <3. Çok heyecanlıyım: Kendim yazmış kadar heyecanlıyım, Eda ilk defa bloguma konuk olduğu için heyecanlıyım ve itiraf etmek gerekirse yazının Joseph K. ile ilgili olması dolayısıyla içinde Mert Fırat geçtiği için de bir parça heyecan var tabii ^^

Ama aşağıdaki tweete baksanıza, Eda da oyun öncesi ne kadar heyecanlı imiş… Keyifli okumalar…

https://twitter.com/EdaNurcin/status/974954483531812864

 

Müzik, tiyatro ve yemek! Hepsinin bir arada olduğu bir alan hayal edin. İşte DasDas hayallerin de ötesinde bir yer. Yaklaşık 1 yıl önce kapılarını meraklılarına açan bu mekân Batı Ataşehir’deki Watergarden Yaşam Merkezi’nin içerisinde bulunuyor. Mert Fırat, Didem Balçın, Koray Candemir, Harun Tekin ve Muzaffer Yıldırım’ın ortağı olduğu DasDas’ın kuruluş amacı ve hikayesi de orayı sevebilmemiz için başlıca bir sebep oluyor. Her kesimi bir ucundan yakalayabilen bu mekânın adının oluşumu çok mantıklı bir bakış açısıyla ortaya çıkmış. Müzik sahnesini, tiyatro veya restoranı ifade eden ortak bir kelime bulamadıkları için çıkan isimlere bakıp çağrışım ve sesin duygusu üzerinden DasDas adını bulmuşlar. Ortaya anlamsız bir sözcük çıkararak oluşturdukları bu kültür ve yaşam alanının anlamsız bir kelimeye anlam kazandırmasını hedeflemişler.

 

Soldan sağa: Mert Fırat, Didem Balçın, Koray Candemir, Harun Tekin ve Muzaffer Yıldırım (kaynak: TimeOut.com)

 

Sadece müzik, tiyatro veya restorandan oluştuğunu sanıyorsanız bu harika alanın yanılıyorsunuz demektir. DasDas’ın Atölye’leri var! Bu sayede de burayı tam anlamıyla ‘kültür-sanat üretim ve paylaşım’ merkezine çeviriyorlar. ‘Haydi birlikte çalışıp, daha da güçlenelim.’ hedefiyle müzisyeni, oyuncusu ve iş adamı ortaklığıyla kurulan DasDas şimdiden amacına ulaşmış gibi geldi bana. Sanatseverler için cennet niteliğinde olan bu mekânı görüp keşfetmeyen çok şey kaçırmış olur.

Peki, ben burada nasıl harika bir deneyim yaşadım dersiniz?

Kafka’nın meşhur ‘Dava’sı…

‘Joseph K. , otuzuncu yaş gününü eve sipariş ettiği pizzayla kutlamak üzereyken, pizzasını getiren iki adam ona tutuklu olduğu bilgisini verirler. Joseph K. ’nın suçunun ne olduğuna dair hiçbir bilgisi yoktur ama kendini temize çıkarmak zorundadır. Joseph, tehdit altında olan özgürlüğüne yeniden kavuşmaya çalışırken görünmez ve mantıksız bir adalet sistemiyle savaşa girer.’

Dava kitabını okuyup izleyenin ayrı, okumayarak izleyenin ayrı keyif alacağını düşünüyorum. Merakım ve eğitimini gördüğüm bölümün derslerinden dolayı geçtiğimiz yıl okuduğum Franz Kafka’nın ‘Dava’sının sahnelendiğini duyar duymaz gitmek için bilet avına çıkmıştım. Aylar süren avımdan da elim boş dönmüştüm. Hem DasDas’ı kaçırdığıma hem de Joseph K. oyununa gidemeyişime isyan ediyordum. Hatta artık insanların bu oyun için pusuya yattığına ve bilet satışa çıkar çıkmaz aldığına bile emin olmuştum. Başka türlü bu kadar hızlı tükenmesinin bir açıklaması olamazdı bir oyunun çünkü…

Derken bir gün arkadaşımla tesadüfen oyunlar arasından dolaşırken “Aa bu tarihte de varmış, aman kesin bitmiştir baksana şuna.” diyerek bilet sayfasını açtığımızda henüz yeni yayınlanmış, bomboş bir oyun bulduk! Böylece ana tribünün ikinci sırasının en ortasından, efsane diyebileceğim bir noktadan çift kişilik biletimi büyük bir zaferle cebime koymuş bulundum. Tabii bu anlattığım Ocak’ın başlarında olan bir olaydı ve oyunun tarihi 17 Mart’dı. Yani 2 ay öncesinde aldığım bilet için nasıl gün saydığımı sizler hayal edin!

Joseph K. ’nın oyununa kadar neredeyse her hafta sonu tiyatroya gittim. Bu yüzden sezonun en güzel oyunlarını izlediğimi gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Tabii kimi daha komik, kimi daha farklı veya dramatikti. Her bir oyunu kafamda ayrı noktalara koyarak ayırabilirim. Ancak Joseph K. dengelerimi alt üst etti. Çünkü hayatımda gördüğüm en iyi sahneye sahipti. Sahne derken bayağı ‘sahne’den bahsediyorum. Yuvarlak sahnesinin çevresine kurulu oturma düzenine sahip salon da oyunu izleme keyfi bambaşkaydı!

Oyun tek perde ve yaklaşık bir buçuk saat sürüyor. Oyuncuları ise Mert Fırat, Didem Balçın, Onur Dilber, Özgün Aydın. Ben gideceğim oyunlara hafif bir göz gezdirir, özellikle oyuncularına bakar ve özetini fazla okumadan biletimi alırım. O şekilde kendime ufak sürprizler yapmaya çalışırım. Bu oyunda özet okuyup okumama derdim haliyle olmamıştı çünkü kitabını çoktan okumuştum. Sadece nasıl sahneleneceğini aşırı merak ediyordum. Hikayeyle bir derdim olmadığından oyunculara göz atmıştım ama itiraf ediyorum sadece Mert Fırat kalmıştı aklımda oyun gününe kadar. Sesine, karizmasına hayran biri olduğumdan ne olduysa diğer oyuncuları gözüm bile görmemişti resmen. Bu sebepten kendime daha sonra çok kızdım zaten. Çünkü dört oyuncunun da dördü birbirinden iyi. Güldür Güldür’den severek izlediğim Özgün Aydın’ı yine büyük keyifle izledim. Fakat daha önceden kendisini hakkında pek bir şey bilmediğim Onur Dilber’le ilk kez bu oyunda tanıştım. Hangisi daha başarılıydı diye sorsanız bu soruya cevap vermemek için koşarak uzaklaşırdım herhalde…

 

 

Sahnenin yuvarlak oluşu ve tüm izleyicileri çevresinde toplaması oyuna da yön veriyordu. Oyuncular her tribüne oynayabilmek için devamlı hareket halindeydiler. Tabii bu da temponun hiç düşmemesini sağlıyordu.

Kara mizah dolu, bol bol güldüren -ilk sıralardaysanız ıslandıran, bir oyunla karşılaşacağınızı garanti edebilirim. Oyuncuların hepsinde hissedebildiğimiz samimiyet ile bir buçuk saatin nasıl geçtiğini anlamadık bile. Bu oyunun keyfini sonuna kadar yaşamak istiyorsanız biletler için pusuya yatıp, yerinizi en önlerden almaya bakın. Çünkü tüm oyuncularla -evet Mert Fırat da dahil^^, aramızda 1 metrelik mesafeyle bakışa bakışa güle ağlaya yaşadık biz bu harika deneyimi. Şiddetle tavsiye ediyorum.

 

[wp_ad_camp_1]

 

Oyun bitiminde ise DasDas’ın keyfini devam ettirebileceğiniz şık restoranında her an yan masanızda Mert Fırat, Didem Balçın, Onur Dilber ve Özgün Aydın’la karşılaşıp, tanışıp, sohbet bile edebilirsiniz. (Tecrübeyle sabittir!) Atıştırmalık, ana yemek, kahve veya bira modunuza göre istediğinizi tercih edebileceğiniz restoranda fiyatlar da ortalamaya uygun. ‘Ye, iç ve eğlen’ olayı için daha güzel bir yer düşünemiyorum Anadolu yakasında.

İstanbul’da daha çok böyle yerler görebilmek dileğiyle…

Ve unutmayın ‘Tiyatro iyileştirir.’

 

 

DasDas programları için resmi web sitesini  buradan ziyaret edebilirsiniz.

 

 

Noel Pazarları
AVRUPA – En Güzel Noel Pazarları
sığacık ada masalı
SIĞACIK SEFERİHİSAR – Ada Masalı’nın Çekildiği Yer, Nam-ı Diğer Kırlangıç Adası
Alaçatı Tatil
ALAÇATI – Sanki Ege’de bir Vaha
gezdim gördüm san diego
AMERİKA – San Diego
Mekanlar Tarifler
Sütlü Tatlı
Yılbaşında Yapabileceğiniz 5 Şahane Sütlü Tatlı
LONDRA – Londra’da Öğleden Sonra Çayı
künefe
Bir Değil İki Değil Çok Çeşitli Künefe
Şimdiki Aklım Olsaydı (Si lo Hubiera Sabido)
ŞİMDİKİ AKLIM OLSAYDI (Si lo Hubiera Sabido) – Ne Dilediğine Dikkat Et!
Poldark
POLDARK – Korkunun, Umutsuzluğun ve Sevginin Derinliklerinde
Poldark
POLDARK – Eve Dönüş
liar yalancı
LIAR (Yalancı) – İki Taraf Tek Doğru
bergen
BERGEN – Bir Tek Şarkı Söylerken Utanmadım Ben
romantik komedi filmler
Latte Kıvamında Romantik Komedi Filmleri
Yarına Tek Bilet Elle Çekim
YARINA TEK BİLET – Belki de Karşılaşmalar Tesadüf Değil Kaderdir
BİZ BÖYLEYİZ – Olsaydı Nasıl Olurdu?
Deli Bayramı
DELİ BAYRAMI – Kim Akıllı Kim Deli, Nasıl Ayırt Etmeli?
evlat oyunu
EVLAT – Her Şey Çok Zor
übü hep übü
ÜBÜ HEP ÜBÜ – Übülük Müessesesi Üzerine
yaşamaya dair
YAŞAMAYA DAİR – Yaşamayı Ciddiye Alacaksın
Copy link
Powered by Social Snap