BEN GRİ - Bölüm 7 - Yaşadıklarımı Yaşamadan Ölme Avukat! I Aslı'nın Sureti

Disney+’ın güncel dizilerinden Ben Gri 7. Bölüm izlenimleri Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.

Ben Gri 7.bölümüyle izleyici karşısına çıktı bu hafta. Nihayet “Neden Fuat?” sorumuza, onunla birlikte, hem de çok sarsıcı bir biçimde yanıt bulduk. Geçen bölümün ardından onlarca soruyla kalkmıştım ekran başından. Bunların bir kısmına cevap alabildiğim için memnunum. 7 bölüm geçti. Ben hâlâ Arda ve Hülya’nın tek gecelik ilişkisinin hikâyeye ne katkı sağladığını ve nereye bağlanacağını çözemedim. Bu hafta yayınlanacak final bölümünde bizi tatmin edecek bir sahne izleyebilecek miyiz bununla ilgili acaba? Son bölüme bırakıldığına göre ya işlenmeyecek ya da örgütün videoyu izletmesi üzerine, sıkı bir yüzleşme, bir hesaplaşma yazılacak Fuat, Hülya ve Arda üçlüsüne.

6.bölümü Fuat’ın, Tekin’i gömerken polislerin gelmesi üzerine, kaçtığı sırada başına aldığı darbeyle bayıldığı noktada bırakmıştık. Eş zamanlı olarak da Ceyda’dan Selin’e evden ayrılıp ona taşınma teklifi gelmişti.

Yeni bölümü geçen haftaki Sefa ve Fuat görüşme sahnesiyle açtık yine ama bir farkla. Görüşmeye paralel olarak Sefa’nın Fuat’a yumruklarıyla saldırması eklenmişti. Fuat ve Sefa’nın kıyafetlerinin değişmiş olması, Avukat Fuat’ın koruyamadığı kızı Avukat görünümlü Sefa’nın koruyor olması, Sefa’nın, kıza zarar verdiği için müvekkili Fuat’ı dövüyor olması, ikili arasındaki rollerin değişeceğine mi işaret acaba? Örgütün son oyunu sonucunda Fuat’ın tecavüzle suçlandığı bir final mi izleyeceğiz yoksa? Sefa ve adının Gizem olduğunu öğrendiğimiz kız odadan ayrılırken Fuat’ın masadan düşmesiyle, bir tabutun içinde kendine gelmesi bir oldu. O Sahne Fuat’ın kâbusuymuş gibi gösterildi bizlere. Aslında buna bir çeşit vicdan muhasebesi de diyebiliriz. Fuat o anda bunu bilmiyordu ama vicdanıyla baş başa kalmak için çok zamanı olacaktı. Kız orada olmasa, sahne sadece Fuat ve Sefa arasında geçse, Fuat’ın, davayı kazanması için tehdit edildiğini düşünebilir, zor kullanarak beraat kararı çıkartacak savunmayı yapması sağlandı diyebilirdik. Ancak bölüm sonu itibariyle, son bölümde, bu sahnenin Avukat Fuat( ya da başka bir avukat) ve müvekkil Sefa’lı versiyonunu bir kere daha izleyeceğimizi, bu sefer kurban olan genç kızın Selin olacağını söyleyebiliriz sanırım. Sefa’nın güzel bir dayak yedikten sonra mahkemede suçu ispatlanıp cezasını çekeceğini düşünüyorum. Umarım yanılmam.

7.bölüm tabutun içinde geçti sayın seyirciler. Fuat oradan çıkmak için var gücünü kullanırken, giderek nefes almakta zorlanırken ve geçmişindeki en büyük hatayla yüzleşirken ben onun yerine boğuldum. Timuçin Esen geçen haftaki performansının üzerine ekleyerek yine bizi duygudan duyguya geçirdi. Önümüzdeki hafta nasıl bir Fuat Akıncı performansı yaşatacak bize hayal bile edemiyorum ama karakteri zirveye taşıyacağına, tüm duyguları en üst seviyede yaşayacağına ve bizlere yaşatacağına eminim. 6.ve 7.bölümde karakter için psikolojik olarak çok ağır sahneler vardı ama 8.bölüm çok daha ağır bir psikolojik travma yaşatacak Fuat’a korkarım.

Dizi tanıtımındaki “Fuat geçmişiyle yüzleşir” cümlesi bu hafta anlam buldu. Bu cümleyi ilk duyduğumda geçmişinde ne kadar geri gidileceğini, bunun Bülent Komiser’le aralarındaki mesele her neyse onunla bağlantısı olup olmayacağını merak ediyordum. Sahi bu konu ikinci bölümde konuşuldu ve unutuldu. Finalde bunun perde arkasını da öğreniriz inşallah. Çocukluğu ya da gençliğinden kalan bir konu da olabilirdi unutmak istediği, üstünü örttüğü Fuat’ın. Aslında geçen haftadan sonra bunun Sefa Levendoğlu davasıyla bağlantısı olduğunu tahmin etmiştik izleyiciler olarak. Adamın tecavüz etmekle suçlandığı kızın Ceyda çıkacağını düşünmüştüm. Mağdur kızın, Ceyda’nın küçük kız kardeşi Gizem olduğu anlaşıldı bu hafta. Ceyda’nın babası Sefa’nın şoförüymüş, kızı harçlığını çıkarmak için yazın çalışmak isteyince, baba Sefa’dan ricacı olmuş, o da şirkette kıza iş vermiş. Gizem’in iki sene önce intihar ettiğini öğrendik. Demek ki o öldüğünde Ceyda 15 yaşındaydı. Gizem küçük kardeşse en fazla 13-14 yaşlarında olmalı. Yani daha çocukmuş. O yaşta – şirkette nasıl çalıştırılır, orası tartışılır tabi ama- bir şirkette çay kahve servisi yaparak harçlığını çıkarmak isteyen kız, yaz boyunca patronun tacizine maruz kalmış. Mahkeme sürecinde ise saygın(!) bir iş adamıyla mücadelesinde kaybeden taraf olmuş. Bunda maalesef ki avukatı Fuat Akıncı’nın da ciddi bir payı var. Avukat olarak müvekkilini suçluluğu ispat edilene kadar savunmasını anlarım ki işi de bu zaten. Eski bir tanıdığı olduğu için Sefa’nın davasını üstlenmesini de ona böyle bir suç işlemeyi konduramamasını da “Yaptın mı?” sorusunu sorduktan sonra, Sefa’dan beklediği cevabı aldığı için rahatlamasını da anlarım. Ama dava zaten lehlerine ilerliyorken – bu noktada aklımı kurcalayan şey DNA raporunda tecavüzle ilgili bulguya rastlanmamış olması, Sefa raporlarla oynatmış olabilir mi acaba?- Sefa’ya, kızın ailesine para vermeyi teklif etmesini anlayamıyorum. Müvekkili dava sürecinde itibar kaybı yaşamasın diye aileye sus payı verip, kızın davadan çekilmesini şart koşmasıyla, Gizem’i intihara sürüklemiş olması çok acı. Bir tek bu konuda hak veremiyorum Fuat’a. Sadece müvekkilini mi düşündü yoksa kızın haklı, Sefa’nın suçlu olma ihtimali aklına geldi de bu düşünce onu korkuttuğu, mesleğinde eksi puan olur diye düşündüğü için mi olayı kapatma yolunu seçti bilemiyoruz. Umarım öyle olmamıştır. Çünkü deliller ışığında birini beraat ettirmek başka, adamın suçluluğunu bile bile susmak ve bir çocuğun hayatını karartmak bambaşka. Mesleği kötüye kullanmak, menfaatine göre delillerle oynamak olur bu ki Fuat’ın bile bile bu kadar büyük bir kötülük yaptığını düşünmüyorum, düşünmek istemiyorum. Bir kız babası olarak, kendini ailenin yerine koyamamış, “Kızımın başına gelse ne yapardım?” diye düşünmeyi reddetmiş belli ki. Duygularına teslim olmak yerine mantığıyla hareket etmiş. Her ne kadar Gizem’in babasına “Sizi çok iyi anlıyorum, ben de bir kız babasıyım” dese de o ailenin çaresizliğine kayıtsız kalmış. Gizem parayı kabul ettikten iki gün sonra intihar etmiş. Bu durumda para teklifini kabul eder etmez Sefa’nın davası görülmüş ve beraat etmiş olmalı. Ülkemizde ışık hızıyla görülen dava olmadığı için bu kısımda kafam karıştı biraz. Dava görüldüğünde kız ölmüş olsa Fuat’ın haberi olurdu herhalde.

Kızın yaşadığı olayı tam olarak hatırlayamaması, olay gecesinde maç olduğunu söylemesi Fuat’ı yanlış yönlendirmiş ve bu sayede Sefa’nın suçsuzluğunu ispatlamış. Milli maç gecesi Sefa’nın evinde yapılan özel(gizli) partinin davetlileri arasında Arda da varmış. Onun ve kadınların ifadeleri adamı kurtarmış. Davacı taraf gerekli delilleri toplayamadığı için iş adamı görünümlü bir tecavüzcü beraat etmiş. Acı ama gerçek maalesef. Ülkemizde yaşanan onlarca vakanın ekranda yansımasını izledik bu bölüm. Bir mesleğin, saygınlığın arkasına sığınıp her türlü pisliği yapanlarla, korkup sustuğu, yaşadığı travma nedeniyle hatırlayamadığı için mağdur olan, konuşsa bile sesini duyuramayan, hayır diyemediği için rızası vardı denip suçluya indirim ya da beraat getiren nice davaya bir gönderme yapıldı. İzlerken bizlerin bile tüyleri diken diken olurken, küçük bir kız yitip giderken, bir ailenin acısına tanık olup canımız yanmışken, bunu gerçek hayatta yaşayan ama suçlu yerine mağdurun cezalandırıldığı nice vaka var. Bu duruma maruz kalmış nice çocuk(kız-erkek), kadın var. Tabi iftiraya uğrayan ve bu nedenle onurunu kaybedip, intihar eden erkeklerin olduğu da bir gerçek. Bu noktada Fuat’ın savcıya kurduğu cümlenin haklılık payı var.

“İçeride ne oldu biliyor musunuz? Ben size söyleyeyim. Siz benim müvekkilimin suçluluğunu ispat edemediniz, ben müvekkilimin suçsuzluğunu ispat ettim.”

Örgütün bir şekilde ele geçirdiği bilgileri, ondan önce savcılık, mağdur avukatı bulmuş olsaydı, Sefa içeride, Gizem hayatta olacaktı belki. Ne yazık ki hukuk sistemi, suçlu olduğunu görseniz bile ispatlayamadığınız sürece, bir insanı mahkum etmiyor. Duygulara değil delillere bakıyor mahkemeler, hakimler, kişi hakkında nihai kararı vermek için. Eli güçlü olan, kanıtı bulan davayı kazanıyor.

Madem bu örgütün elinde bu kadar video, bu kadar bilgi vardı ( bunları yeni mi ele geçirdiler yoksa başından beri saklıyorlar mıydı henüz bilmiyoruz gerçi) neden mahkeme sürecinde Fuat’la ya da savcıyla bağlantıya geçmediler? Belki dava sürecinde, bahsedilen maçın milli maç olmadığını öğrenseler, Sefa’nın suçluluğunun ispatlanmasını sağlayabilirlerdi. Çocuklara zarar veren herkes ölmeli diyen bir örgüt küçük bir kız çocuğunun hayatını kurtarabilecekken sustu mu yani? Bu kadar delili kullanmak için iki yıl geçmesini mi beklediler? Peki neden? Selin’e Gizem’in yaşadıklarını yaşatmak, böylece Fuat’ı cezalandırmak için mi? Bu durumda Selin’e haksızlık olmuyor mu? O da genç bir kız değil mi? Sadece Fuat’ın kızı diye zarar görmeyi, ikinci kez tecavüze uğrayıp, bir ihtimal intihar etmeyi hak mı ediyor?

Fuat’ın, tabutun içinde adım adım, suçlu bir adamı beraat ettirdiği gerçeğiyle yüzleşmesi oldukça acı bir süreç oldu onun için. Sadece bu gerçek değil tabi, küçücük bir kızın intiharına neden olduğunu, eş zamanlı olarak Selin’in başına gelen tecavüz olayının kendi yüzünden olduğunu da anladı.

Bir annenin bedduasını almış Fuat. “Yaşadıklarımı yaşamadan ölme” diye öyle içten feryat etmiş ki kadın, ahı tutmuş. Fuat sadece kızının tecavüze uğradığı gerçeğinin acısını değil, çok daha fazlasını yaşadı kısacık bir zamanda. Yaşamaya da devam ediyor. Bölüm sonu itibariyle diyebiliriz ki görecekleri ve sınanacakları daha bitmedi. Bu oyunun sonu Selin’in intiharıyla mı sonuçlanır bilemiyorum ama kadın, acı içinde söylediği sözlerin, genç bir kızın hayatına mal olacağını bilse, masum bir kızın, babasının hatası yüzünden maruz kalacaklarını önceden kestirebilse, o cümleyi kurmazdı eminim. Çünkü hiçbir anne bir evladın bunları yaşamasını can-ı gönülden dilemez. Bir babanın acı çekmesini isteyebilir ama kızının hayatıyla sınanarak değil.

Ceyda’nın Fuat’la meselesini de anlamış olduk nihayet. İntihar eden kız kardeşinin intikamını almak için dâhil olmuş örgüte, Akıncı ailesinin içine o yüzden sızmış. İlk andan beri Fuat’ı baştan çıkarmaya çalıştığı aşikârdı. Örgütün amacı acaba başından beri Fuat’ı kızıyla vurmak mıydı yoksa Ceyda’yla birlikte olmasını mı amaçlamışlardı? Onun, mahkeme önünde, reşit olmayan genç bir kızla zorla birlikte olmakla suçlanmasını sağlamak için mi başladılar bu oyuna? Fuat Ceyda’nın oyununa gelmeyince, oklar Selin’e mi döndü?

Peki Ceyda’nın anne ve babasının kızlarının planından haberi var mı acaba? Kız kardeşini kaybeden acılı abla, başka bir kızın aynı acıları yaşamasına razı gelebilir mi? Bir anne ve baba kızlarının böyle bir intikam yolunu seçmesini kabullenebilir mi? Ceyda’nın babası kızının intiharına dayanamayıp ölmüş olabilir mi gerçekten? Ceyda babasının iki yıl önce ansızın öldüğünü söylediğinde yalan söylediğini düşündüm ama şu an emin değilim.

Ceyda, Fuat’a acı çektirmek için çıkmış bu yola belli ki. Onu karısından ve kızından ayırmak, yalnızlaştırmak belki hapse düşürmek ya da intihara sürüklemek için.

Yalnız hâlâ Hülya’yla da bir derdi varmış, ondan da nefret ediyormuş gibi hissediyorum. Örgütün Ceyda’yla iletişime geçmiş olması, kardeşinin dava sürecinden beri Fuat’ın peşinde olduklarına dair bir işaret olabilir mi? Ceyda “İstediğiniz her şeyi yaptım” derken, sadece Selin’in güvenini kazanıp, aileye sızıp, Fuat’la yakınlaşmaya çalışmasını mı kastediyor, yoksa Doruk’un Selin’le iletişime geçmesini sağlayan da o mu? Örgütün talimatı üzerine Selin’in Doruk’la ilgili itirafını kayıt altına aldığını zaten biliyoruz. Zamanı gelince bunu Fuat’a mı dinletecekler yoksa Selin’e karşı koz olarak mı kullanacaklar? İşler Ceyda için değişmiş gibi geldi bu bölüm bana. Oyun tamamen Selin’e dönmüş durumda çünkü an itibariyle. Ona ilaç vermek, fenalaşmasına neden olmak, annesiyle arasını bozup – videonun geldiği gizli numaranın Ceyda’nın gizli telefonuna ait olduğunu düşünüyorum- evden ayrılmasını sağlamak kadar basit değil artık plan. Ceyda’nın bu durumdan rahatsız olduğunu gördük. Selin’le arasında bir bağ kurulmuş sanki. Belki de fark etmeden onu kardeşinin yerine koydu ve ona büyük bir kötülük yapmak için harekete geçmek durumuyla karşı karşıya kaldığı için huzursuz şimdi. Gelen talimatlara cevap olarak “Selin’in durumu iyi değil, başka yolu yok mu, bu kadarı fazla değil mi?” şeklinde cevaplar vermesi, kızın daha fazla üzülmesini istemediğine işaretti sanki. Ceyda sonuna kadar gidebilecek mi, olacaklara seyirci kalabilecek mi, yoksa bir noktada dayanamayıp duruma müdahale mi edecek? Haftaya göreceğiz.

Hülya için yazılacak çok fazla şey yok maalesef çünkü Selin, Ceyda ve Arda’yı araması, şirkete gidip Arda’yı sormasıyla toplam en fazla 5 dakika gördük kendisini. Hâlbuki Bülent Komiser’e gidebilir, Selin’in numarasının takibini isteyebilirdi pekâlâ. Telefon takibe karşı korumalıysa da en azından denenmiş olurdu. Emniyet mensuplarını da birkaç dakika görmüş olurduk böylece. Ne de olsa Tekin ölü bulundu ve onu gömmeye çalışan kişi kaçtı ama biz o sahnenin devamını göremedik. Bu konuyla ilgili bir cümle duysak fena olmazdı. Tamam hikayenin ve bölümün baskın karakterleri Fuat, Gizem, Ceyda ve Selin’di ama Hülya’ya da bir anne olarak “Selin neredesin?” demekten başka bir misyon yüklenebilirdi bölümde. Dizi bitiyor ama biz Hülya ve geçmişi hakkında hiçbir şey bilmiyoruz hâlâ.

Tekin’i en son dördüncü bölümde görmüştük ve altıncı bölümde cesedini bulmuştu Fuat. Aynı şekilde Arda’yı da en son altıncı bölümde gördük, mahkeme sahnesini saymazsak. Yurt dışına gitti denilen Arda, Tekin’le aynı kaderi yaşayıp son bölümde ölü olarak karşımıza çıkar mı çıkar. Peki bunu ister miyim? İstemem. Çünkü Fuat’a vermesi gereken bir hesap var. Yüzleşmeden ölmemeli. Zaten ölürse bu sefer de Fuat’a onu gömdürürler maazallah.

Ceyda’nın Selin’i getirdiği ev, Sefa’nın çiftliği galiba. Örgütten mesaj gelene kadar gerçekten Ceyda’nın evi diye düşünmüştüm mekânı.

Örgüt paradan hiç kaçınmamış, Ceyda için bir oda hazırlamış. Eşyalar, kıyafetler, Ceyda ve Gizem’in birlikte çekilmiş fotoğrafları. Evin asıl sürprizi ise alt katında, bodrumunda, kilitli bir kapının ardında bir tabutun içindeki Fuat’tı tabi ki. Baba kız birbirlerine nefes kadar yakınlar ama bundan habersizler. Selin, kapıyı keşfetse de üzerinde çok durmadı ama Fuat sanki onun orada ve tehlikede olduğunu hissetmiş gibi kâbusunda kızını gördü.

Selin babasını kurtarmak isterken, ona engel olan Gizem’i gören Fuat’ın ondan yardım istemesi, kızın, tabutun kapağını yüzüne kapatması, Gizem’in gözlerindeki yardım çığlıklarına kör, sağır kalan Fuat’ın kendiyle yüzleşmesiydi bir nevi.

Örgütün başında kim var ve Fuat’la tek derdi Sefa’nın serbest bırakılmasındaki rolü mü? Yoksa bu olay sadece Fuat’a ulaşması için bir araç mıydı? Bu bölüm öğreniriz gibi geliyor bana ama bu kişinin psikopat, sadist ya da canı çok yanmış biri olduğunu düşünmeden edemiyorum. Böyle acımasız bir planı normal biri yapamaz çünkü. Sefa tarafından zarar gören başka biri de kurmuş olabilir örgütü, Gizem’in bir tanıdığı da bilemiyorum ama emniyet müdürü bile dâhilse, güçlü biri olmalı diye düşünüyorum.

Fuat, mahkeme süresince göremediği tüm detayları, tüm gerçekleri görüyordu şimdi. Sefa’nın, ofisinde Gizem’e nasıl dokunduğunu, kızın ürkek halini, “şoförün kızı, elimde büyüdü” deyince, gördüğü şeyin üzerinde nasıl durmadığını, kız “hatırlamıyorum” dediği zaman yaşadıklarını hatırlamamasının imkânsız olduğunu savunurken, şimdi Selin’in “Hatırlayamıyorum” deyişinin zihninde canlanmasını, kızın gözyaşlarının ne kadar gerçek olduğunu, para teklif ettiğinde gözlerinin içine dimdik bakışını, utanacak bir şey yapmadığını, haklı olduğunu başı dik duruşuyla anlatışını…

Zamanında annesinin dizinde yatan kızın o halini görmemek için perdeyi örten Fuat, şu anda zihninde her ayrıntıyı, tüm açıklığı, gerçekliği ve derinliğiyle algılıyordu. Tüm o anlar film şeridi gibi gözlerinin önünden geçiyordu şimdi. Kızına tecavüz eden adamın ağlayarak kurduğu “böyle bir şey yapar mıyım, iki çocuğum var benim” cümlesine rağmen, doğru söyleme ihtimalini düşünmeden, ölüm emrini verdiğini hatırlayınca, sadece iki yıl önce, aynı suçu işlemiş ve benzer bir cümle kurmuş Sefa’ya inandığı ve onu beraat ettirdiği gerçeğiyle de yüzleşti. Kendi bunu başarı olarak görse de savcının gözünde haklı olduğu için değil güçlü olduğu için kazanmıştı o davayı.

Aynı zamanda Ceyda’nın kim olduğunu, Selin’e olan yakınlığının arkasındaki gerçek niyeti, kendisiyle neden yakınlaşmaya çalıştığını da anladı. Tüm bunların Fuat’ı ölüme sürüklediği, Gizem, Selin ve Ceyda’ya yaşattıklarını kaldıramayıp , ayaklarının dibine bırakılmış silahı ağzına sokup tetiğe bastığı ve silahın boş olduğunu anladığı anda, örgüt, henüz her şeyin bitmediğini, daha görecekleri olduğunu mesajla bildiriyordu.

Fuat’ın cezası henüz bitmemişti ve en vurucu darbe o anda geldi. Telefonuna gelen, Ceyda’nın Selin’i götürdüğü kostümlü özel (gizli) partinin videosunu açan Fuat, kızını orada Ceyda’yla gördü ama daha kötüsü arkada oturup elinde içkisiyle avına odaklanmış bir avcı gibi onları izleyen Sefa’nın yüzünün, gözlerinin yakın plan çekim anıydı. Fuat’ın kızına olacakları anladığı anki feryadı ve tabutu kırmaya çalışmasıyla bölüm sona erdi.

“Selin’in Ceyda’nın evinde başına neler gelecek acaba?” demiştim geçen hafta. Cevabını bu bölüm aldık ama yaşayacaklarını haftaya izleyeceğiz. Ya da Fuat izleyecek, bizse sadece tahminde bulunacağız.

Fuat haftaya şimdiye kadarki en ağır sınavını verecek. Kızını kurtarmak için zamana karşı yarışacak muhtemelen. Finalle ilgili merak ettiklerim ise şu şekilde:

Örgüt Selin’i gerçekten de Sefa’ya kurban edecek mi? Edecekse Ceyda buna göz yumacak mı? Bu kız bir kere tecavüze uğradı zaten, sırf babası acı çeksin diye buna ikinci kez maruz bırakılması, acımasızlık değil mi?
Fuat kızının tecavüze uğradığını sanıp acı çeksin, Gizem’in babasının yıllar önce yaşadığı gibi, o da kızını koruyamamanın acısını, çaresizliğini yaşasın diye yapılan, Selin’e zarar gelmeyecek bir plan mı bu?
Eğer amaç Selin’e Gizem’in yaşadıklarını yaşatmaksa gerçekten, zamanında, Gizem’in hayatını kararttığı halde serbest kalmasını sağladığı adamın, aynı şeyleri kızına yaptığına şahit olsun diye, Selin’i tuzağa çekmesini, ilaç ve içkinin etkisiyle, belki de karşı koyamayacak durumda olacak olan kıza yapacaklarını an be an Fuat’a izletecek kadar ileri gidecek mi örgüt, yoksa yatak odasına Sefa’nın girdiği anda mesela, videoyu kesip olacakları Fuat’ın hayal gücüne mi bırakacak?
Sefa’nın Selin’i çiftlik evine getirmesi de olası. Fuat’a, kızının yanı başında olduğu şokunu yaşamaktan, elini uzatsa çekip alabilecekken, hiçbir şey yapamadığı ve kızına geç kaldığı gerçeğiyle yüzleşmekten daha büyük bir darbe olamaz.
Hikayenin sonu Selin’in intiharıyla mı bitecek? Fuat o ailenin yaşadıklarının aynısını yaşadıktan sonra hayatına son mu verecek? Yoksa sebep olduğu ölümler nedeniyle hapse girip, yaşadığı sürece vicdan azabı çekerek delirme noktasına mı gelecek?
Selin bir kez daha tecavüze uğrarsa, Fuat Sefa’yı bulup bu sefer öldürür mü yoksa mahkemede yargılanıp uzun zaman önce hak ettiği cezayı almasını mı sağlar? Gizem’in ailesine bir hayat borçlu Fuat. Kızı geri getiremese de Sefa’nın suçunu ispatlayabilir bu sefer, örgütün yolladığı delilleri, davaya bakacak avukata vererek.
Fuat, Hülya ve Arda’nın tek gecelik ilişkisini öğrenecek mi? Öğrenirse aralarında nasıl bir konuşma geçecek? Hülya nasıl bir savunma yapacak? Bu olayın hikayeye ne gibi bir katkısı olduğu finalde anlaşılacak mı? Fuat karısını affedebilecek mi?
Akıncı ailesinin akıbeti ne olacak? Bir aile olarak hayatlarına devam edebilecekler mi yoksa Ceyda’nın istediği gibi parçalanacaklar mı?
Hülya Fuat’ın yaşadıklarını öğrenince ne yapacak? Gizem davasıyla ilgili bir şey biliyor muydu acaba ? Zamanında Fuat’la bu konu hakkında hiç konuşmuşlar mıydı?
Fuat, Ceyda ve ailesiyle yüzleşecek mi?
Selin, eğer ölmezse, tüm yaşadıklarından sonra Ceyda ile aralarında nasıl bir diyalog yaşanacak? Ceyda’nın ailesinin yaşadıklarını öğrenince Selin, annesinden sonra babasına da düşman olacak mı? Ceyda ile görüşmeye devam edecek mi yoksa başına gelenlerdeki payı nedeniyle ondan da nefret edip iletişimi mi kesecek?
Bülent Komiser ve Fuat’ın geçmişindeki mesele ortaya çıkacak mı?
Arda’yı final bölümünde görecek miyiz? Fuat’la yüzleşme sahnesi olacak mı?
Örgütün başında kim olduğunu öğrenecek miyiz?
Tekin’in geçmişteki günahının ne olduğunu öğrenebilecek miyiz? Fuat neden bu adamı parçalamak zorunda kaldı merak ediyorum hâlâ.
Aylin son bir kez daha ortaya çıkacak mı? Fuat Sefa’yı öldürmekten vazgeçmeden önce gördük en son kadını. İlk bölümü onunla açmıştık son bölümde de sahnesi olur belki.

Fuat Sefa’yı aklamanın, Gizem’i ölüme sürükleyecek parayı teklif etmenin bedelini haddinden ağır ödedi. Bu kadarı fazlaydı sanki. Son bölümde neler olacağını bilmiyoruz gerçi. Fuat sonuna kadar hak etti yaşadıklarını diyebileceğimiz yeni sırlar ortaya dökülürse fikrim değişebilir ama şimdilik üç kişinin ölümüne sebep olacağı, insanlıktan çıkarılıp bir cesedi parçalara ayırıp gömmek zorunda bırakılacağı bir kabusun içine çekilmeyi hak ettiğinden emin değilim. Doruk’un ölüm emrini vermeseydi, hukukun adaletine güvenip, suçluyu yakalama işini emniyete bıraksaydı, cezası yine bu kadar ağır olur muydu yoksa sadece Sefa’yı öldürmesi mi istenirdi maalesef öğrenemeyeceğiz artık.

Hikâyeye nasıl bir son yazıldı bilmiyorum ama Akıncı ailesi için mutlu bitme ihtimalinin sıfır olduğunu tahmin etmek zor değil. Hülya’nın yalnız kalacağı bir son yazılacak gibi hissediyorum.

Sefa’nın yakalanıp cezaevine gönderilmesiyle birlikte, geç de olsa Gizem için adaletin sağlanması, Ceyda ve ailesinin içine bir nebze de olsa su serpecektir.

Arda’nın akıbeti hakkında hiçbir fikrim yok.

Ceyda ve Selin’in okullarını bitirip, istedikleri meslekleri yapmaya ilk adımı attıklarını gördüğümüz bir sahne gelir mi bilmiyorum.

8.bölümü hem merakla hem de korkuyla bekliyorum. Örgüt sınırları daha ne kadar zorlayacak bilmiyorum çünkü. Şimdiden Fuat’a, kendime ve ekran karşısına geçecek izleyicilere sabırlar diliyorum.

Final bölüm yazısında buluşmak dileğiyle… Keyifli okumalar.